Hayal edin. Söğüt ağacı yaprağına alerjiniz var. Dokunduğunuz anda cildiniz kabarıyor, kızarıyor, deli gibi kaşınmaya başlıyor. Doktor size bir alerji testi yapıyor. Önce gözlerinizi sıkıca bağlıyor. Ardından sağ kolunuza söğüt yaprağı sol kulunuza ise dut yaprağı süreceğini söylüyor. Ve testi uyguluyor. Tabii sağ kolunuz hemen kaşınıp yanmaya başlıyor. Sol kolunuzda ise herşey normal. Ama gözlerinizi açtığınızda doktor sürprizi açıklıyor: “Aslında kaşınan kolunuza dut yaprağı sürmüştük, alerjik olduğunuz söğüt yapraklarını ise sol kolunuza sürdük!”
İçindekiler
Sonuç:
Zihin bedeni doğrudan etkiliyor!
Aşağıdaki videoda Psk. Melis Çekiç Güllüoğlu, “Anksiyete Bozuklukları” hakkında bilgiler veriyor.
Sinir, gerginlik, yalnızlık, umutsuzluk, sevgi, huzur, mutluluk ve iyimserlik sadece soyut duygu ve düşünceler değil. Bütün bu psikolojik durumlar tıpkı zayıflık ya da şişmanlık gibi bedenimizi fiziksel olarak yani somut biçimde etkiliyor. Beyin bu duygu ve düşünceler doğrultusunda bağışıklık bağışıklık sisteminden, kan hücrelerine, kalpten bağırsaklara kadar bütün organ, doku ve hücreler üzerinde değişiklikler yapabiliyor.
Yani biz beden ve zihnimizi birbiriyle buluşturan yöntemlerle olumlu sinyaller verirsek sağlığımıza o kadar olumlu katkıda bulunuruz.
Beden ve zihni buluşturan yöntemler arasında da yoga, derin nefes egzersizi uygulamaları, ileri kas esnetme teknikleri, hipnoz, düşleri yönlendirme teknikleri, bir de bedenle zihnin en etkili bağlantı şekli olan dini inanç ve dualar var. Hepsi temel de stresle savaşıyor. Çünkü stres günümüzde neredeyse öldürücü.
İnsanın stresli bir durum karşısında kan basıncının yükseldiği, kalp atışlarının hızlandığını, kas geriliminin arttığını ve solunumunun düzensizleştiği biliniyor. Sebep ise hormonlar ve vücut kimyasalları. Bu maddeler insanda baş ağrılarından kalp krizine kadar her türlü fiziksel hastalığı tetikleyebilecek kadar güçlü.
Negatif duygu ve düşüncelerin sağlığa olumsuz etkileri ortada. Peki pozitif duygu ve düşünceler de olumlu yönde etkili oluyor mu? Cevap: Evet.
Zihin gücü hastalıkların tedavisinde kullanılabilir!
Beyin, zihin gücüyle vücuttaki fiziksel ağrıyı da ortadan pekala kaldırabiliyor. ABD’deki Duke Üniversite’sinde yapılan araştırmalar dini inançları olan kişilerin daha az hastalıklara yakalandığını söylüyor; HIV hastaları üzerinde yapılan bir başka araştırma ise pozitif ve iyimser bir dünya görüşüne sahip olan AIDS hastalarının bağışıklık hücrelerinin diğerlerine nazaran daha güçlü olduğu belirtiliyor.
Olumlu kişi daha az kaygılı olan, buna karşılık hayattan daha çok zevk alan kişidir. O kendine mutsuzluk yerine mutluluğu seçmiştir. Başarısızlık yerine başarıyı seçmiştir. Olumlu düşünceleri oluşturmak için gerekli olan temel kuralları şöyle sıralayabiliriz:
Olumsuz İfadeleri Olumlu İfadelerle Değiştirin.
Örneğin: “Sınavda heyecanlanmayacağım” demeyin, onun yerine “Sakin ve rahatım” deyin. Başka bir deyişle istemediğinizi değil, istediğinizi düşünün. Eğer kendinizi olumsuz düşüncelerin içinde bulursanız bu düşünceleri durdurun ve onları olumlu düşüncelerle değiştirin. İstemediğinizi değil İstediğinizi Düşünün.
Kendinizi güçlü hissedin
Olumsuz: “Bu akşamki davete gitmemeyi tercih ederim. Yeni tanışacağım insanlara ne söyleyeceğimi bilemiyorum.”
Olumlu: “Bu akşamki davete katılmayı ve ilginç insanlarla tanışmayı merakla bekliyorum, insanları seviyorum ve iyi bir dinleyiciyim, insanlar benimle konuşurken keyif duyuyor.”
Mağdur olmamaya çalışın
Olumsuz: “Müdürüm maaşımın artması hususunda herhangi bir şey söylemediği için tedirginim.”
Olumlu: “Maaş artışını hak ediyorum. Müdürümün düşünebilmesi için ona yeterli süre tanıdım. Bu nedenle bugün rahat bir şekilde gidip kararını sorabilirim.”
Kendinize özen gösterin
Olumsuz: “Hayat hiç yüzüme gülmüyor. Bugüne kadar hiç iyi bir şey olmadı.”
Olumlu: “Bugün hayatımın geri kalan kısmının ilk günü. Bugün her şey farklı. Kendimi ödüllendirmeye karar verdim (Yürüyüş yapmak, sinemaya gitmek, kendime yemek ısmarlamak gibi. ) Ben bunları hak ediyorum.
Şimdiki Zamanı Kullanın
Mümkünse gelecek zaman kullanmaktan kaçının. “Başkalarıyla konuşurken soğukkanlı olacağım,” yerine “Başkalarıyla konuşurken soğukkanlıyım.” İfadesini kullanın. Bilinçaltı dünyanız bilgileri harfi harfine alır.
Bugünden Başlayın
- – Güzel bir güne başlıyorum. Kendi kendime yeten, becerikli ve yeni fikirlere açık bir insanım. Ayrıca görevlerimi başarıyla yapmaktayım.
- – Kendimi ve diğer insanları seviyorum. Başkalarıyla iyi çalışıyorum. Yapıcıyım ve yardımlaşmayı seviyorum. Başkalarıyla işbirliği içinde olmayı bir kolaylık olarak görüyorum.
- – Anlaşılması kolay bir insanım. Sorunlara sakin ve rahat bir şekilde yaklaşıyorum.
- – Bugün beni çevreleyen tüm dünya ile uyum içindeyim. Amaçlarımı net bir şekilde görmekteyim. Onlara kolaylıkla ulaşabileceğimden eminim.
- – Bugün bana güzel sürprizler sunacak harika bir gün. Şanslı bir insanım. Bu tür olumlu düşüncelerinizi bir kâğıda yazıp, zaman zaman onları hissederek okuyabilirsiniz. Zaman içinde bu düşünceler, bilinçaltı dünyanıza yerleşecektir. Yeni olumlu imajınıza başkalarını inandırmadan önce kendiniz inanın
Bunun için,
• Aynanın önünde durup zafer gülümsemesinde bulunun.
• Kendinize bugünden başlayarak her şeyin daha iyiye doğru değişeceğini söyleyin.
• Yeni bir başlangıç yaptığınızı kendi kendinize söyleyin. Şu andan itibaren kendi kendinize, olumlu düşünmeye karar verdiğinizi ve kendiniz hakkında iyi düşünmeyi seçtiğinizi söyleyin.