Rengârenk, ışıl ışıldır caddelerde vitrinler,
Bir baştan bir başa piyan kuyruğudur gişeler,
Masalara doldurulur yiyecekler, şişeler;
Etrafına sıralanır coşku dolu kişiler.
Hazırlıklar tamam, şimdi geldi keyif zamanı,
Felekten bir gün çalarak, ye-iç eyle canını,
Neşe ile kahkaha at, dans et çıkar tadını,
Kutlansın yeni yıl, resmedilsin bu güzel anı.
Her yıl yepyeni umutlarla kutlanır yılbaşı.
Kimileri diler aç kalmasın, kaynasın aşı.
Kimilerinin yüksekte gözü, ister tektaşı.
Kimiyse der, sağlık ver yeter, dik tutayım başı.
Bazıları ister hem rahatlık, hem de yükseliş,
Her hataya katlanan bir eş, koşulsuz seviliş,
Patrondan sınırsız anlayış, bol paralı bir iş,
Tanrı’dan sonu gelmeyen, arsızca bir dileyiş…
Oysa en büyük zenginliğimiz sağlıklı olmak.
Amaç da dilek de olmalı hep onu korumak.
İlle de ikinci bir dileği istersek tutmak,
Bu da olmalıdır, zararlı huylardan arınmak.
Şayet klâsik bir kutlama gerekirse, yeni yıl;
Tüm insanlığa uğur getir, sağlıklı, mutlu kıl.
Ama Hak’tan, öncelikli dilek, olmalı akıl;
Önemsenmez ise us, işte o zaman yan yakıl.
Aklın önderliğinde, güzel şeyler bizi bulur
Her şey, doğru düşünüp doğru davranmakla olur.
Belki zaman alır, biraz yorar, biraz zorludur.
Ama tüm iyi şeyler usla sabrın sonucudur.
Şu halde yeni yılda ve hatta tüm zamanlarda,
Olacaksak bilinç ile olalım ön saflarda.
Salt akıl-fikir ile yarışalım kulvarlarda,
Şaşıpta tökezlenmeyelim diye sarp yollarda.
Bu söyleme bakmayın, eğlence değildir yasak.
Zaman-zemin uygunsa herkese haktır yaşamak.
Anlatmak istediğim, doz kaçırıp sapıtmamak,
Keyfedeyim derken, ipin ucunu kaçırmamak.
Her zaman saygı duyulmalı insan haklarına,
İnilmemeli özgürlüğün dip sınırlarına.
Yapılan yanlış bir gün gelip de dönerse sana;
Emin ol ki, hiç mi hiç gitmeyecektir hoşuna!