Her anne adayı hamilelik döneminde bebeklerinin de sağlığı söz konusu oluğu için genelde daha özenli beslenme eğilimindedir. Bu dönemde bilinçsizce tüketimler yüzünden sağlıklı olan bebeğimiz erken doğma tehdidi ya da düşük riski ile karşı karşıya kalabilir. Bitkisel ürünlerin ne zararı olabilir ki diye düşünüp hata yapmak maalesef mümkün. Örneğin yeşil çay kafein düzeyi yüksek ve kafeinin aşırı alımı ilk 12 haftalık dönemde spontan düşüklerin oluşmasına sebebiyet vermektedir. Kafein yeşil çayın dışında çikolata ve çikolatalı gıdalarda, siyah çayda, kahve, kolalı içeceklerde de v.b vardır. Tüketim miktarına ve çayda koyuluk derecesine dikkat etmek lazım, kafeinsiz kahveler burada devreye girebilir. Çay açık içilebilir. Günlük toplam tüketim miktarı azaltılabilir.
Yine Hamilelik sürecinde bitki çayı deyip zararsız diye düşünülse de bazıları bu dönemde tüketilmemesi gereken gruba girer. Bunlar da; rezene, civanperçemi, mine çiçeği, ada çayı, barut ağacı kabuğu, sinameki bu dönemde kullanılmaması gereken çaylar arasındadır. Mayıs papatyası güvenilir bir kaynaktan elde edilmesi önemlidir. Kanarya otu ile karışabilmektedir. Kanarya otu karaciğerde zararlı etkisi olan bir bitkidir.
Bunun yanı sıra hamilelik döneminde kullanılamayan rezene çayı emzirme döneminde ise süt artırıcı bir çay olarak kullanılabilir.
Zencefil hamilelikte sabah bulantılarına iyi gelir ama günlük 1,5 gramı aşmamak gerekir. Yalnız safra kesenizde taş varsa zencefil kullanılmamalıdır.
Zerdeçal hamilelikte rahim hareketlerini artırabileceği için kullanılmasını önermediklerimiz arasındadır.
Kaynak: Doğadan Gelen Sağlık: Bitki Çayları Prof. Dr. Erdem YEŞİLADA –Zebra Matbaacılık