Erken doğum tehdidi olgularında, gebelik haftasına ve hastanın özelliklerine göre değişik tedavi seçenekleri uygulanabilir. Erken doğum tehdidi olguları; yatak istirahati, stres faktörlerinin azaltılması, dengeli beslenme ve yeterli sıvı alımı ile önlenebilir. Ayrıca hastaneye yatırılmayı ve ilaç tedavisini gerektirecek durumlar da olabilir.
Erken Doğum Tehdidi Tedavisi Nasıl Yapılır?
USG’de erken doğum tehdidi bulgularından biri olan servikal hunileşme ya da servikal uzunluğun kısalması (25 mm’nin altında risk fazladır), NST’de kasılmaların-sancıların izlenmesi, yapılan vajinal tuşede (el ile muayene) rahim ağzında açıklık olması gibi durumlarda hasta yatırılarak gebelik haftasına göre tedavi düzenlenir.
İlk olarak hastaya damar yolu açılarak hızlı bir şekilde vücut hidrate edilir (serum tedavisi) . Sonrasında rahim düz kaslarının uyarılma eşiğini düşürerek kasılmaları azaltıp sonrasında da durduracak tokolitik tedavi başlanır. Endol, magnezyum preparatları (duruma göre ağızdan ya da serumla), progesteron, kalsiyum kanal blokerleri ve ritodrin bu etkiye sahip ilaçlar arasındadır. Olası bir erken doğum düşünülerek bebeğin akciğer gelişiminin daha iyi olabilmesi ve fetusun dış dünyaya çıktığında daha rahat nefes alıp verebilmesi için anneye kortizon(seleston) uygulanabilir.(Bunu bebeğe hiçbir yan etkisi olmadığı gibi, çok büyük faydaları vardır) Bu uygulama 34. gebelik haftasından önce başlayan doğumlar içindir. 34 ve sonrası bir gebelik haftasında başlayan doğumlarda, yapılan çalışmalar kortizon uygulanmasının etkili olmadığı yönünde olduğu için tercih edilmez. Kortizonun uygulanma dozu, ekolden ekole değişiklik gösterse de, genel olarak 12 saat ara ile ikişer doz (2X2) şeklinde uygulama tercih edilir.
Umarız başınıza böyle sorunlar gelmez yine de “Prematüre Bebekler ve Yoğun Bakım” hakkında bilgi almak isterseniz;
Aşağıdaki videolarda Prof. Dr. İpek Akman ve Uzm. Dr. Murat Palabıyık, “Prematüre Bebekleri Bekleyen Sorunlar” , “Yenidoğan Yoğun Bakım Üniteleri” konuları hakkında bilgiler veriyor.
